Kutudan Aşk Çıktı…
Ne çok okuduk dimi bu başlığı…
Ne kadar izledik onların hikayesini…
Evimizden biriydi onlar, hepimizin o mavi kutuları açan kahramanlarıydılar aslında…
Herkesin bir favorisi vardı kendini yakın hissettiği, sevdiği…
Ya; Gizem Akın… Sonrasında ki Hakan’ın Aşkı Gizem Hatipoğlu…
Sevgili Gizem Hatipoğlu ile beraberdik bugun…
Çok keyifli bir sohbetimiz ve hayalindeki çekimleri gerçekleştirdik.
Hepimizin sevgilisi Gizem Hatipoğlu kimdi, nerede büyüdü, nerede okudu, nasıl katıldı yarışmaya ve nasıl aşık oldu arka arkaya sıraladığımız sorularımıza verdiği samimi, kibar ve sıcak halleri ile prensesimizdi bugün bizim o :)
Beşiktaş çarşıya yolu düşünler, oradaki “Foto Saray”‘ın vitrinine mutlaka bir göz atsınlar; dünya güzeli Gizem’in vesikalık çocukluk hali olan cerceveli fotoğrafı ile karşılacaklar.
Gizem Hanımın tüm çocukluğu Beşiktaşta geçmiş. Kuaför anne babanın 2 çoçuklarından biri. Abisi ile Aralarında 7 yaş var:)
Gizem Hanım ailenin küçük prensesi. Mağrur duruşu aslında yetiştrilme tarzından ileri geliyor.
Ailesinin üzerine titrediği Gizem hanım; şöyle ifade ediyor kendini;
Çok keyifli bir çocukluk geçirdim. Tüm çocukluğum Beşiktaşta geçti. Pamuklara sarmalayarak ailem beni buyuttu. Hep çok titrendi üzerime. Bunun verdiği sorumlulukla hep ölçülü, kibar ve örnek biri olmaya çabaladım… Öyle sivri yanlarım olmadı benim. Ailesinin sözünü dinleyen Gizem’dim ben:) gülümsüyor…
Peki dikkat çeken bir güzel olduğunuzun farkında mıydınız?
Aslında üniversiteye kadar çok çirkin olduğumu düşünürdüm.
Hatta bunu hiç bir yerde söylemedim:) İlke kez sizle paylaşıyorum; lisede bacaklarımı uzun ve cok zayıf bulduğum için üst üste çorap giyerdim, kalın görünmek için. Kendimi hiç güzle bulmazdım, çok üzülürdüm:)
Gülümsüyoruz hep birlikte:)
söyle mırıldanıyor bu sırada Gizem Hanım; sanırım o zamanlar zayıflık moda değildi:)
Peki ne zaman fark ettiniz güzel olduğunuzu?
Üniversite eğitimi için İstanbul Bilgi Üniversitesine başladığımda artık çok güzelsin gibi iltifatları duymaya başlamıştım çevremdeki insanlardan. O zamanlar biraz biraz aaa galiba güzelim der gibi olmustum…Biraz biraz özgünüvenim artmıştı…
Ta ki “Var mısın Yok musun” yarışmasına kadar….
Evet evet… Sizin böyle akıp giden hayatınız nasıl oldu da kesişti Var mısın Yok musun ile?
Galiba çok istedim öncelikle…
O dönem liseden çocukluk arkadasım yarışıyordu “Var mısın Yok musun” da. Çok eğleniyordu çekimlerin de, öyle anlatıyordu bize. Birde üzerine hatrı sayılır para kazanınca bende dedim ki, bir başvuru yapayım bende katılayım :)
Tabi ne mümkün internetten başvuru yaptım, kimse arayıp sormuyor…
yarışmanın en populer zamanlar, herkes katılmak istiyor…
Çok üzülüyorum:)
yine bir gün okul çıkısı arkadaşlarım ile okuldan çıkmışız trafikteyiz Levent’te kırmızı ışıkta bekliyoruz. Yanımızda baktık ki bir motor durdu, motor da ki Acun:)
Hayatımda hiç yapmadığım ve sanırım bir daha asla yapamayacağım cesaretle camımı acıp;
– merhaba acun bey dedim:)
– Acun Bey merhaba dedi gülümsedi…
– Devam ettim… Ben başvuru yaptım yarışmanıza ama kimse aramadı sormadı, diyerek sitem ettim….
– Acun bey bana bir numara verdi hemen bu numarayı ara yarın mülakat var istinelen adrese, istenilen saatte git dedi…
– ben şok şok şok…
Ucuyorum arabada…
bu sırada hepimiz gülümsüyoruz:) Gizem hanımın gözlerinin içi gülüyor, diyor hayatımda ilk kez tüm özgüvenimle, benim yapamayacağım birseyi yaptım ve hala inanamam o camı acıp nasıl Acun bey dedim diyor:) şaka gibi… diye ekliyor…
peki sonra Mülakat nasıl oldu?
Tabi hemen aradım. İsmimi verdim Acun beyin asistanına…
hop mülakattayım…
Mülakat son mülakatmış ve ben de secildim.
derken yayındayım…
adım yazılmıs tahtaya…
Aileniz ne dedi bu konuya çok hızlı gelişmiş süreç?
Babam ve abimi ikna etmem çok zor oldu, asla istemediler. Annecim, canım benim destek oldu. Sonra kadın dayanışması ile abim ve babamı ikna ettik:)
Yayın başladı, ben çok çekingenim tabi, birde babam ve abimin gözü üzerimde diye de çok tedirginim…
Tv den bizler izlerken orada çok güzel dostlukların olduğunu ve aile ortamı olduğunu izliyorduk gerçekten öylemiydi?
Gerçekten orada biz aile olduk, çünkü uzun süren çekimler sırasında ister istemez bir bağ kuruyorsun ve arkadaslıklar dostluğa dönüşüyordu. Çok uzun süre yarıştım, ben 9 ay sürdü. düşünsenize 9 ay her gün sürekli görüşeniz birileri ile aile olursunuz tabiki…
ancak Acun bey ve ekibininde çok katkısı vardı bu dostlukta. Gerçek hikayeler ve gerçek insalar bir aradaydık…Ya AŞK?
Hakan Hatipoğlu….
…………..devamı cumartesi aksam bambaşka bir Gizem Hatipoğlu çekimleri ile yayında…
Vaselila
Elbise: www.vaselila.com
Saç Aksesuvarı: www.gelinbuketleri.com
Fotoğraflar: Aslı Topal
Röportaj: Alev Senol
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder